Emirhan!

Süper kupa finali Katar’da oynandı. Beşiktaş Antalyaspor’u yenerek, kupanın sahibi oldu. Maç ve sonucu kadar konuşulan bir isim, finale damga vurdu. Zira Beşiktaş, sakatlıklar yüzünden finale kısıtlı bir kadro ile çıktı. Alt yapıdan oyuncularla, kadro ancak tamamlanabildi.
            U-19 Takımının hocası Önder Karaveli, Sergen Yalçın’ın istifası sonrası Beşiktaş’ın başına getirildi. Dolayısıyla U-19’un oyuncuları, yetiştirdiği talebeleriydi. Belki mecburiyetten, maçın son 40 dakikasında, 17 yaşında bir genci sahaya sürdü.
            O çocuğun adı, Emirhan İlkhan’dı.
            Kıvrak, enerjik ve oyun bilgisiyle dikkat çekti bu çocuk. Emirhan’a finalin ardından oynan Rize maçında, ilk onbirde yer verildi. Beşiktaş camiası Emirhan’ı hayranlıkla izledi. 17 yaşındaki Emirhan, yıllardır Beşiktaş’ta oynuyor gibiydi. Hele attığı gol, tam bir usta işiydi.
            Eee tabii olarak, gazeteler Emirhan’ı hemen manşetlere taşıdı.
            Aslında Emirhan olayı, Türk futbolunun içinde bulunduğu çarpıklığı göstermesi bakımından önemlidir. Yabancı futbolcu cenneti olan ülkemizde, kulüpler niçin maddi çıkmaz içerisinde? Niye Türk futbolu, Avrupa’da boy ölçüşemiyor?
            Bu ve benzeri soruların cevabını, Emirhan olayında bulmak mümkündür.
            Ne gibi mi diyeceksiniz?
            Beşiktaş kadro sıkıntısı çekmeseydi, alt yapı hocası Önder Karaveli takımın başında olmasaydı, mecburiyetten bu gençler kadroya alınmasaydı, onların varlığından haberdar olmayacaktık. Emirhan, şans eseri ortaya çıkmış bir yetenektir. Afrika pazarında futbolcu avına çıkanlar, milyon dolarları heba edenler, kendi Emirhan gerçeğimizi niye görmezden gelir.
            Süper lig, 1. lig ve hatta alt liglerde, bir sürü yabancı oyuncu var. Süper lig’de 11 yabancıyla sahaya çıkan takımlar var. Transfer borsası milyon dolarlarla açılıyor. Kimisinden verim alınamıyor, kimisinden alınıyor. Hiç oynamadan, milyon dolarlık para kazanan oyuncular var takımlarda.
            Sonrada kulüpler, mali batağın içinde kıvranıyor.
            Fenerbahçe’nin son yıllarda yaptığı transferleri bir düşünün. Sonuç hayal kırıklığı. Galatasaray, son üç yılda en az 30–40 futbolcu almış. Lig’de dikiş tutturamıyor. Beşiktaş’ın bu yılki transferleri, şampiyon kadronun niye gerisinde kalmış.
            Taraftarlık ruhunu örseleyen bir transfer politikası var. 84 milyonluk bir ülkenin gençleri, niye bu takımlarda yer bulamıyor. Bir zamanlar, her takımın sembol olmuş isimleri vardı. Seyirci onlarla kimlik bulur, onlarla coşardı. Galatasaraylı kimin için bağıracak. Fenerli hangi oyuncuyla gurur duyacak. Beşiktaş tribünlerini kim ayağa kaldıracak?
            Transfer dediğin iki, üç isimle olur. Takımın omurgasını, yerli oyuncularla kurarsın. Dersin ki iyisinden birkaç transfer yapayım. Bunun için de alt yapı zorunluluğu getirirsin. Bunları yaparsan Avrupa’da çuvallamazsın.
            Fatih Terim, Kerem Aktürkoğlu’nu nereden bulup getirdi? Erzincanspor’dan. Zevkle izlediğim bir oyuncudur. Stili, duruşu aynen Fenerli Cemil Turan’ı andırıyor. Beşiktaş’ın efsane futbolcusu Şifo Mehmet, nereden gelmişti biliyor musunuz? 2. lig takımı Kahramanmaraşspor’dan.
            Emirhan olayı; Türk futbolunun içinde bulunduğu çarpıklığın ve dahi bataklığın, ortaya çıkması bakımından işaret fişeği olmalıdır. Çünkü nice Emirhanlar, Keremler var bu ülkede ama kendilerine imkân ve şans verilmiyor.
            Kulüplerimiz bu mali bataklıktan nasıl kurtulur derseniz, şu cevabı veririm. Emirhanlar, Keremler bulmakla ve onları yetiştirmekle mümkündür.