Reklam
Reklam
Av.Cenap GÜVEN

Av.Cenap GÜVEN

cenapguven41@gmail.com

Avukatlık ve Adliye Anıları-13

26 Şubat 2016 - 15:10

Benim Neyimi Alacaklar?
1999 yılı Mayıs ayı başlarında bir gündü. Yazıhaneme, kara kuru, zayıfça, 18 yaşlarında delikanlı bir genç geldi. Bilgin (Gerçek adı bizde saklı) hızlı hızlı anlatmaya başladı. Söyledikleri özetle şuydu:
      Yaklaşık 3 aydır bir yufkacının yanında çalışıyordu. Ondan önce ise 1 yıl kadar otobüs muavinliği yapmıştı. Muavinliği sırasında, Gördes'te kendisine verilen 1 teneke peyniri Akhisar'a götürüp garajdaki Gördes yazıhanesinde çalışan yaşıtı görevli gence teslim etmiş, ancak peynir tenekesi her nasılsa kaybolmuştu.
      Peynirci, üç dört aydır Bilgin'den kaybolan peynir tenekesinin parasını istiyor, Bilgin ise, 'Ben senin isteğini yerine getirip peyniri yazıhaneye bıraktım; benden ne parası istiyorsun; ben para vermem!' diyordu. Akhisar garajındaki genç ise kendisine peynir tenekesi bırakılmadığını söylüyordu.
      Peynirin ne şekilde kaybolduğu belli değildi. Belki yazıhanede çalışan genç çocuk alıp gitmiş, belki hiç ilgisiz birisi peynire el koymuş, kim bilir belki de Bilgin peyniri yazıhaneye bırakmamıştı!..
      Peynirci 3 ay kadar Bilgin'in peşinden koştuktan sonra, Bilgin'in bana geldiği gün, onu bir köşede kıstırmış ve biraz da zorla 10 milyon (bugünkü karşılığı 150-200 lira gibi) liralık bir senede imza attırmıştı. Anlaşmalarına göre senet bedeli 1 ay sonra ödenecekti. Ancak Bilgin parayı ödemek istemiyordu. 'Adam psikopat, iri yarı birisi de; beni dövecek diye korktum, senedi imzaladım.'diyordu.
      Peynirciyi tanımıyor ve gasp suçundan şikâyet dilekçesi yazmak istemiyordum. Bana göre ortada bir gasp suçu olmadığı gibi olayın tanığı da yoktu. Soruna bir çözüm bulamıyordum. Bilgin, 'Ben de Akhisar'daki çocuktan zorla bir senet alırım!' dedi.
      Bilgin ile bir süre daha konuştuk. Sonunda şöyle dedi: 'Ben bu parayı ödemem, ödeyemem.' İki elini göğsünün üstüne koydu, yakasını açtı, 'Ben işte böyleyim,' dedi. 'Nasıl yani?..' diye sordum. 'İşte bu gördüğün gibiyim, çıplağım. Benim hiçbir malım, hiçbir şeyim yok. Benim neyimi alacak!..' Ve Bilgin çıkıp gitti...
      Bilgin çıkıp gitti, içimi bir sıkıntı bastı. 20 yaşındaki bir gencin 'Benim neyimi alacak!' diyerek hayatını ortaya koyması bana çok dokundu, çok acı geldi.
      Bilgin'i tanımıyordum, çalıştığı yeri bilmiyordum. Ancak araştırıp sonraki gün kendisini buldurdum. Bilgin'e, Peynirciyi alıp getirmesini, soruna bir çözüm bulacağımı söyledim.
      İki gün sonra Bilgin ve Peynirci birlikte geldiler.  Peynirciye, senedin bedelini ödeyeceğimi söyleyip peşin 8 milyonu kabul edip etmeyeceğini sordum. Peynirci sevinerek kabul etti. 8 milyonu (bugünkü parayla 100-150 lira gibi) verdim, senedi alıp yırttım attım.  

Bu yazı 1816 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum