Av.Cenap GÜVEN

Av.Cenap GÜVEN

cenapguven41@gmail.com

Turist Ramazan-V

22 Temmuz 2022 - 16:49 - Güncelleme: 22 Temmuz 2022 - 16:50

AMERİKALI BİR TURİST KARI KOCANIN GÖRDES’DEKİ MACERALARINI ANLATAN TEK PERDELİK BİR OYUNDUR
5.SAHNE (GÖRDES OTOBÜS GARAJI 3.GÜN)
Yer                  : Gördes otobüs garajı
Kişiler            : Ramadan (Ramazan)
                          İzabella (Güllü)
                          İlyas Aba
                          Ayşe Aba Hanım
Açıklama       : Az ışıkta sahne dekor düzenlemesi. Sahnedeki ESKİ GÖRDES GEZİSİ yazısı kaldırılır, onun yerine “GÖRDES OTOBÜS GARAJI 3.GÜN, AKŞAM)” yazısı asılır. İzabella ve Ramadan tatillerini tamamlayıp Gördes’ten gitmektedirler. Otobüsleri biraz sonra kalkacaktır. İlyas Aba ve eşi Ayşe Hanım onları uğurlamaya gelmişlerdir.
İzabella          : Ay ben yorgan çok. Çok gezdik Yeni Gördes. Siz teşekkür.
Ayşe Hanım   : Yorgan değil hayatım. Yorgun, yorgun… Yorulursun tabii. Gitmediğiniz, gezmediğiniz yer kalmadı.
İzabella          : Hayatım? Hayatım nedir?
Ayşe Hanım   : Canım, canımın içi yani.
İzabella          : Canımın nasıl içi?
Ayşe Hanım   : Boşver. Az sonra öğrenirsin.
Ramadan       : Biz Gördes çok sevdi. Tendiris Lokanta, Meydan Izgara, Yılmaz Usta künefe çok güzel. Ali Dedeler bize çok yardım oldu. 
İzabella          : Bizi gezdirdi Gördes Kültür Doğa Dernek hanımlar; Neşe, Gönül, Şennur, Meyil hanımlar ve bütün hanımlar. İstasyon kafe, Alaçatı kafe, sonra Orta Kahve kafe, Kahveci Halit… Türk kahve çok nefis. Orman yürüyüş süper mantara; yok, manzara… Ama ben no yorgan, yes çok yorgun oldu… 
İlyas Aba        : Güllü Hanım ve Ramazan Bey, bugün de Yeni Gördes’i gezdiniz ve çok beğendiniz; biraz sonra otobüsünüze binip Gördes’ten ve bizlerden ayrılacaksınız. Ben ve eşim Ayşe Hanım sizlere güle güle diyor, hayırlı yolculuklar diliyoruz. (Güllü Hanım ve Ramazan Bey’e birer paket uzatarak) Bunlar bizleri hatırlamanız için Gördes’in meşhur ayva lokumu ve meşhur ayva kolonyası. Sağlıkla gidiniz.

(Güllü ve Ramazan büyük bir şaşkınlık içindedirler. Gerçek kimliklerinin son anda ortaya çıkması onları hem şaşırtmış, hem de morallerini bozmuştur.)
Ayşe Hanım   : (Güllü’ye ve Ramazan’a ayrı ayrı birer paket uzatarak) Bunlar da benim armağanlarım. Kendi işlediğim bir yazma ve yine kendi ördüğüm bir bere/şapka. Ben de sizlere iyi yolculuklar diliyorum.
Güllü              : (Şaşkın) İyi ama Ayşe Hanım, yani sizler şimdiye kadar hiçbir şey anlamamışken, bizler oyunumuzu başarıyla oynamanın keyfi içindeyken, tam giderken, son anda nasıl oldu da bizim gerçek kimliğimizi anladınız?
Ayşe Hanım   : Onu size eşim anlatsın.
İlyas Aba        : (Güllü Hanım ve Ramazan Bey’e dönüp süzerek) Şimdi değil Güllü Hanım, Ramazan Bey. Ben sizi ilk gördüğümde anladım Amerikalı değil, bizden biri, Türk olduğunuzu. Tuvalet ararken Ve Ce diyordunuz. WC’nin okunuşu Ve Ce değil, “Dabılyusi”dir. Amerikalılar böyle okur. İngilizler de öyle okur ya… İnsan bu kadar sıkışmışken bir kez olsun kendi diliyle Dabılyusi demez mi!? Sonra saçlarınızın peruk olduğu çok belliydi. Çıkarın bak şu peruğunuzu da gerçek saçlarınız ortaya çıksın. Giysileriniz de Amerika’dan değil, Mahmutpaşa’dandı. Ramazan Bey de baştan sona Türk kokuyordu. Hem nerden çıktı o Ramadan adı? Amerikalılarda böyle bir ad yok.
Güllü              : (Başından peruğunun çıkarırken) Gerçek adlarımızı nasıl öğrendiniz?
Ayşe Hanım   : O da bizde sır olarak kalsın artık. Bak kendi saçın ne kadar güzelmiş. 
Ramazan       : (Güllü ile bakışırlar) Gerçekten çok mahcubuz. Yani biz, bakalım nasıl olacak, becerebilecek miyiz diye, meraktan böyle bir işe giriştik.
Güllü              : İnanın, hiçbir kötü niyetimiz yoktu.
Ayşe Hanım   : Biliyoruz, biliyoruz. Biz sizleri çok sevdik. Sizin keyif aldığınızı biliyoruz. Şu üç gün bizim için de çok ilginç ve güzeldi. Biz de çok keyif aldık. Yani sizin kadar biz de eğlendik.
Ramazan       : Doğrusu pes dedirtecek bir zekânız, gözleminiz, algılama ve analiz yeteneğiniz var. Sizleri tanımış olmaktan gurur duyuyoruz. Bu üç gün, bizim için derslerle dolu unutulmaz, güzel bir anı olacak. Her şey için çok teşekkür ediyoruz.
İlyas Aba        : Bizler de sizleri ağırlamaktan memnun olduk. Satın aldığınız halılar gerçek adınızla yarın kargoya verilecek. Otobüsünüz kalkıyor. Hayırlı yolculuklar.
Ramazan       : Ama biz daha halı için hiçbir ödeme yapmadık. Yani senet falan da vermedik.
İlyas Aba        : Ben halıcı arkadaşla görüştüm; önemli değil. Paranız oldukça gönderirsiniz.
Ramazan       : (Şaşkın) ?...
Güllü              : (Şaşkın) ?... 
Ayşe Hanım   : Güle güle gidin.
Ramazan       : Hoşça kalın…
Güllü              : Hoşça kalın…
                                          (Sarılıp öpüşerek vedalaşırlarken perde kapanır. SON)

Bu yazı 1404 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum