Ahmet İNCE

Ahmet İNCE

gordesgazetesi@gmail.com

Nemrut'un Kızı

01 Aralık 2022 - 17:21 - Güncelleme: 01 Aralık 2022 - 19:28

Baht, sadece insan için mi vardır. Kaç yıllık gazeteciyim. Haberin bahtı olduğunu, yıllar içinde öğrendim. Sabah toplantısında, en gözde haber birinci sıradadır. Haberi yapan, sabırsızlıkla yarını bekler. Çünkü bu gözde haber, yarınki nüshanın manşetinde yer alacaktır. Fakat akşam saatlerinde, öyle ilginç haberler gelir ki sizin haberiniz alt sıralara düşer.
            Bu yüzden, haberin bahtı olsun genellemesi, her gazeteci için kaçınılmazdır.
            Peki, haberin bahtı olur da, türkülerin bahtı olmaz mı?
            Bir müddettir, zevkle ve defalarca dinlediğim bir türkü var. Onu anlatmak istiyorum. Fakat bir türkünün bahtı nedir, buna temas etmek istiyorum. Zira öyle türküler var, derlenip bestelendiğinde, pek takip edeni olmamış. Fakat sonraki yıllarda bu türkülerin bahtı açılıp, dilden dile dolaşmış.
            Mesela, şu meşhur “Ayağında Kundura” türküsü, 1940 yılında Mukim Tahir tarafından taş plağa okunmuş. Ne yazık ki pek dikkat çekmemiş. 35 yıl sonra İbrahim Tatlıses tarafından plağa okununca, “Ayağında Kundura” türküsünün bahtı açılıp, meşhur olmuş. Aynı zamanda bu türkü, kendisini okuyan İbrahim Tatlıses’i de meşhur etmiş.
            Duygu dolu sözleri ve harika beste formuyla, böyle bir türkü daha var. İsmi “Nemrut’un Kızı”
            Urfalı sanatçı Arif Çelik tarafından, 1982 yılında bestelenmiş. Ancak o yıllarda türkü, beklenen ilgiyi görmemiş. Dedim ya türkülerinde bahtı var. 22 yıl sonra, 2004'te Mahzun Kırmızıgül ve Kazancı Bedih bu türküyü okuyunca, yer yerinden oynamış. Bu kadar güzel bir türkü, nasıl olmuşta 22 yıl dillerden uzak kalmış.
            Nemrut’un Kızı türküsünün, bende ayrı bir yeri var. Türküyle tanışmamın hatırasını anlatmak istiyorum.
            Atatürk Eğitim Enstitülü arkadaşlarla, 40 yıl sonra bir araya gelmeye başladık. Son yıllarda, ülkenin bir vilayetinde toplanıyoruz. Maziyi yâd ediyoruz, hasret gideriyoruz. Sınıf arkadaşımız, bülbül sesli Urfalı Nejat Adalı’dan türküler dinliyoruz. Onun türkü ziyafeti, hep Nemrut’un kızı türküsüyle başlıyor.
            Evet, bu türküyü ilk defa, Urfalı arkadaşım Nejat’ın sesinden duydum.
            O sözlerdeki kıyaslama, hasret, hicran bu kadar mı güzel kullanılır. Bu sözlere, bu kadar mı güzel beste ve yorum yapılır? Bu türküyü sıkça dinliyorum. Her defasında aynı keyfi ve hazzı alıyorum.
            Dinlemekle kalmak olmaz. Türkü sözlerinin bir hikâyesi var mı diye merak ettim. Epey araştırdım. Ortak görüş şu; Hz. İbrahim’in zalim kral Nemrutla olan mücadelesine atıfta bulunulmuş. Nemrut’un zalimliğine atfen, sevgiliye serzeniş olarak söylenmiş. Ancak türküdeki ‘Nemrutun Kızı” ibaresi, yürekleri paramparça ediyor. Bunu merak ettim doğrusu. Türkünün bestekârı Arif Çelik, bu konuda şunları anlatıyor:
            Urfa’da bir yönetmenin evinde, ses kaydı yapıyorlarmış. Odada kayıt yapıldığı için, dışarıyla irtibatı kesmişler. Bu sırada, yönetmenin annesi, elinde çay tepsisiyle kapıyı açınca kıyamet kopmuş. Kapı gıcırtısı ve kadının seslenişi kayda girmiş.
            Yönetmen öfkeyle annesine sert çıkışmış. Anne şaşkınlık içinde. Yönetmen oğluna şöyle seslenmiş:
            “Çay getirmizssen kabahat, getirisseen suç. Nemrıd oğlu Nemrıd!!”
            Arif Çelik türkünün sözlerinde, aslında “Zalimin kızı, Gâvur’un kızı” ibaresini kullanmış. Annenin “Nemrıdoğlu nemrıd” sözlerini duyunca, ibareyi hemen değiştirmiş ve yerine “Nemrut’un Kızı”nı koymuş.
            Türküyü bilmeyenleriniz, şimdi merak içinde biliyorum. Dinlemenizde fayda var. Zira hem sözlerde, hem yorumda yürekleri dağlayan, gönüllerde dalga estiren bir fevkaladelik var.
            Türkünün sözlerini sayfama alıyorum:

            Kararsın bahtın yıkılsın tahtın
            Yalvardım yakardım yol bulamadım
            Ah bulmasaydım kara yazım
            Evirdim çevirdim yaranamadım
            Ayandır halım

            Ocağım söndü nasıl beladır
            Bırakıp gitti bu ne devrandır
            Dünya gözümde Kerbela’dır
            Allah’tan bulasın

            Nemrut’un kızı yandırdı bizi
            Çarptı sillesini felek misali
            Sil yazımızı kurtar bizi
            Çarptı sillesini felek misali
            Mevlam gör bizi

            Ocağım söndü nasıl beladır
            Bırakıp gitti bu ne devrandır
            Dünya gözümde Kerbela’dır
            Allah’tan bulasın

Bu yazı 1519 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 2 Yorum
  • Ali Suat Arancı/Alanya
    1 yıl önce
    Bu güzel paylaşım için çok teşekkür ediyorum kıymetli hocam.. Kaleminize ve gönlünüze sağlık diyorum..
  • Selma Sofuoğlu
    1 yıl önce
    Tebrikler.. Güzel bilgilendirme..