Ahmet İNCE

Ahmet İNCE

gordesgazetesi@gmail.com

Dualar Niçin Kabul Olmuyor?

08 Temmuz 2016 - 16:28

Ramazan ayını geride bıraktık. Ancak Müslümanlar, hiç bitmeyen acılarla ve hüzünlerle idrak etti bu güzel ayı. Müslümanların yaşadığı coğrafyalarda kan ve gözyaşı, hicran ve şiddet asla eksilmedi. Müslüman Müslüman'ı, yine Müslümanlık adına katletmeye devam etti.
            Kitabı Kur'an, resulü Hz. Muhammed olmasına rağmen, yaşanan bu bozgun neyin nesi acaba?
            Ramazan ayında magazin din programları izledim. Gözyaşı ve burun akıntısıyla eda edilen duaları takip ettim. Sair diyarlarda yapılan dualara kulak kabarttım. Bayram vesilesiyle verilen mesajlara dikkat kesildim.
            Herkes Allah'tan huzur ve mutluluk istiyor. Müslüman çilesinin son bulması adına, niyazda bulunuyor.
            Bu tablo uzun yıllardır böyle devam ediyor. Ancak Müslümanların dramında, zerre miktarda bir değişiklik olmuyor. Peki, o zaman bu dualar boşa mı gidiyor.
            Daha net söyleyeyim;  yoksa dualar kabul olmuyor mu?
            Kur'an ilimleri araştırmacısı Fehmi Çeçen, bu acı gerçeği şöyle ifade ediyor:
            'İslam âlemine daha gerçekçi bakarsak, göreceğiz ki yeryüzünde ‘Müslüman dramı' yaşanmaktadır. ‘Hani Allah iktidarı Müslümanlara verecekti? (Nur suresi–55)
            Hani Müslümanlar ile mücrimlerin hayatları da ölümleri de bir olmayacaktı?( Casiye suresi–21)
            Hani Allah iman edenleri müdafaa ederdi? (Hac suresi–38)
            Allah mı sözünden vazgeçti yoksa Müslümanlar mı Kur'an'a uymaktan vazgeçti?
            Allah mı bize verdiği sözde durmuyor, yoksa biz mi O'na ihanet etmenin, O'nun kitabını terk etmenin bedelini ödüyoruz?
            Biz Allah'a ‘neden bizi terk ettin, halimizi görmüyor musun' dedikçe; O'da bize, ‘neden bana itaat etmeyi terk ettiniz, kitabımı görmüyor musunuz' demeyecek mi?' ( Kitap ve Hikmet dergisi, sayı:11, sahife 33)
            Evet, Kur'an'da Yüce Allah, kendisini ‘duaları kabul eden' olarak tanıtıyor. Yine Kadr suresinde, 'dua eden yok mu? İcabet edeyim' diye buyuruyor.
             Bütün bu gerçekliklere rağmen, Müslümanların dramı dinmiyorsa, ne diyeceğiz o zaman.
            Bu dualar, dua değil birincisi. İkincisi; Rabbimizin dualarımızı kabul etmesi için, O'nun emrettiği şekilde Müslüman olmamız gerekiyor.
            Yani Kur'an'a sarılmak ve onu anlamak zorundayız. Çünkü O kitap; bizim hayatımızın bütününe hitap etmekte, nasıl inanmamız ve iman etmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır.
            Uzun asırlar var ki Kur'an, Müslümanların hayatından çıktı. Önceki ümmetlerin affedilmez hatalarına, Müslümanlar da düştü. Kur'an bu durumu açıkça belirtmektedir. Günümüzde Furkan suresinin 30. ayeti ısrarla saklanmaktadır. Bu ayetin bildirdiğine göre; Muhammed aleyhisselam ahiret günü, ümmetinden şikâyetçi olacak ve şöyle diyecektir: 'Ya Rabbi! Benim kavmim bu kitabı kendilerinden uzakta tuttular.' Allah bir zamanlar Tevrat'ı terk ettikleri için İsrailoğullarını cezalandırmıştı. Bugün dualarımız kabul görmüyorsa, Kur'an'ı terk ederek bir cezaya muhatap olduğumuzu ne zaman anlayacağız?
            Yalnızca Allah'a kul olmak, yalnızca Ondan yardım dilemek, yalnızca Ona sığınmak, yalnızca Ona ibadet etmek Kur'an'da ısrarla ifade edilmiştir. İnsan bunu gerçekleştirebilirse gerçek manada hürriyetine kavuşur.
            Ancak hür olanlar, hakkıyla Allah'a kulluk edebilir. Hürriyetini kaybetmiş Müslümanların; dualarının bile kabul edilmediğini anlamak için, daha ne kadar bekleyeceğiz?
            Allah'ın mesajını üfürük kitabı yapanlar, anlamamız mümkün değil diye duvarlara asanlar; tarikat, mezhep, cemaat diye bölünenler ve parçalananlar, Kitabı dünyalık geçim vasıtası yapanlar, ayetlerin üstünü örtenler, ayetleri görmezden gelenler, dinden kazanıp dünyaya yatırım yapanlar, siyaseti ve iktidar gücünü itikat haline getirenler'
            Ve daha neler ve neler.. Cümlesi hürriyetini kaybetmiştir. Hürriyetini kaybedenler, Allah'a hakkıyla kulluk yapamaz. Ve dahi onların duaları asla kabul olmaz..
            Konuyu biraz açmak ve örneklendirmek istiyorum.
            Müslüman ne diyor: ‘Biz Kur'an'ı anlayamayız.' Kur'an ne diyor: 'Andolsun ki biz Kur'an'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mu?'(Kamer suresi,17)
            Müslüman ne diyor: ‘Peygamberler günah işlemezler.' Kur'an ne diyor: 'Ey Muhammed Bil ki Allah'tan başka ilah yoktur. Hem kendi günahın hem de mümin erkeklerin ve mümin kadınların günahları için bağışlanma dile' (Muhammed suresi,19)
            Müslüman ne diyor: ‘Her şey kader iledir, baştan ne yazıldıysa o olur.' Kur'an ne diyor: 'Hakikaten insan için kendi çalıştığından başkası yoktur.'(Necm suresi,39)
             Mezhepler ne diyor: ‘Dinden çıkan öldürülmelidir.' Kur'an ne diyor: ‘Dinde zorlama yoktur.' ( Bakara suresi, 256)
            Müslüman ne diyor: 'Şehitler de savaşır, sarıklı cübbelileri savaşırken gördük.' Kur'an ne diyor: 'Ey iman edenler! Allah'ın size olan nimetini hatırlayın; hani size ordular saldırmıştı da, biz onlara karşı bir rüzgâr ve sizin görmediğiniz ordular göndermiştik. Allah ne yaptığınız çok iyi görmekteydi.' (Ahzap suresi, 9)
            Müslüman ne diyor: ‘Ölülerimize Kur'an okur, ruhlarına göndeririz.' Kur'an ne diyor: ‘O'na şiir öğretmedik.! O'na yakışmaz da! O ancak bir hatırlatma ve apaçık bir Kur'an'dır. Ta ki diri olanları uyarsın ve hakikat bilgisini inkâr edenler üzerine de o hüküm gerçekleşsin.' ( Yasin suresi, 69 ve 70)
            Müslüman ne diyor: ‘Şeyhimiz, hocamız, pirimiz bizi ahirette kurtaracak.' Kur'an ne diyor: 'Ey insanlar! Rabbinizden sakının ve bir günden korkun ki baba çocuğuna hiçbir fayda vermez, çocuk da babasına hiçbir şeyle fayda sağlayacak değildir. Şüphesiz Allah'ın vaadi gerçektir. O halde dünya hayatı sizi aldatmasın, sakın o çok aldatan şeytan sizi Allah ile kandırmasın.' (Lokman suresi,33)
            Müslüman ne diyor: ‘Bir mezhebe ya da bir tarikata bağlanmak şarttır.' Kur'an ne diyor: 'Din anlayışlarını parça parça edip, cemaat cemaat olanlar var ya, (Rasulüm) Senin onlarla hiçbir işin olmaz! Onların işi ancak Allah'a kalmıştır' Sonra onlara yapmakta olduklarının iç yüzünü bildirecektir.' (En'am suresi,159)
            Müslüman ne diyor: ‘Biz ehli sünnetiz, biz nakşiyiz, biz nurcuyuz'.' vesaire. Kur'an ne diyor: 'O (Allah) bundan daha önce de, bunda (Kur'an'da) da size Müslümanlar ismini verdi; elçi sizin üzerinize şahit olsun, siz de insanlar üzerine şahit olasınız diye. Artık dosdoğru namazı kılın, zekâtı verin ve Allah'a sarılın, sizin Mevla'nız O'dur.' ( Hacc suresi, 78)
            Mezhepler ne diyor: ‘Savaş esirleri köle ya da cariye yapılabilir.' Kur'an ne diyor: 'Yakaladığınız esirleri sıkı tedbirler alıp bağlayarak elinizde tutun. Savaş bitince de onları ya karşılıksız olarak, ya da fidye karşılığı serbest bırakın.' (Muhammed suresi, 4)
            Müslüman ne diyor: ‘Veliler, evliyalar bize şefaat edeceklerdir.' Kur'an ne diyor: 'Allah'ı bırakıp kendilerine bir zararı veya faydası olmayan şeylere ibadet ediyor ve ‘bunlar Allah katındaki şefaatçilerimizdir' diyorlar. De ki ‘siz Allah'a yerde ve göklerde bilmediği bir şeyi mi bildiriyorsunuz' Allah ortak koştuklarınızdan yücedir.' (Yunus suresi, 18)
            Müslüman ne diyor: ‘Bizim bağlandığımız zatlar, sıkıştığımızda imdadımıza yetişip bizi kurtarırlar.' Kur'an ne diyor: 'Allah'tan başka çağırıp, sığındığınız şeylerin hepsi, hiç şüphe yok ki tıpkı sizin gibi kullardır, eğer doğru sözlü kimselerseniz, haydi onları çağırın da dualarınıza icabet etsinler!' (A'raf suresi, 194)
            Yazımı son bir örnekleme ile bitirmek istiyorum.
            Bu kadar çok şeyi söyledikten sonra, Müslüman şunu diyor: ‘şimdiye kadar bu kadar âlim zat ve büyükler gelmiş ve geçmiş. Onlar bilememiş de sen mi biliyorsun?'
            Kur'an ne diyor, O'na bakalım: 'Onlara ‘Allah'ın indirdiğine uyun' dendiğinde, onlar ‘biz atalarımızdan ne gördüysek ona uyarız' dediler. Peki, ya onların ataları bir şey akıl edememiş veya doğruyu bulamamışlarsa?' (Bakara suresi,170)

Bu yazı 1664 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum