Av.Cenap GÜVEN

Av.Cenap GÜVEN

cenapguven41@gmail.com

Siyaset Anıları-27

06 Kasım 2017 - 05:04

1 Mayıs 1979: Egemen güçler, 1976 yılının görkemli 1 Mayıs kutlamasından, işçi sınıfının uyanışından, dayanışmasından son derece rahatsız olmuşlar, bu nedenle 1977 yılının 1 Mayıs kutlamasını sabote etmek için önceden tüm hazırlıklarını, planlarını yapmışlardı. 1977'de bir önceki yılı da aşkın büyük bir kalabalık Taksim Meydanı'nda bayramını kutluyordu ki topluluğun üstüne ateş açıldı. Çıkan kargaşada 32 kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı, ortalık kana bulandı ve bayram kutlaması büyük bir acıyla sonlandı. O günden bugüne de suçlular, sorumlular, bu kanlı olayı tertipleyenler bulunamadı. 1977 katliamına rağmen DİSK'in öncülüğünde 1978'de Taksim'de yaklaşık 100 bin kişiyle 1 Mayıs kutlaması yapıldı. Bu tarihten sonra Taksim Meydanı 1 Mayıs kutlamalarına yasaklandı.
1979 yılına gelindiğinde Taksim Meydanı 1 Mayıs'a yine yasaktı. Bununla yetinilmedi 1 Mayıs'ta bütün İstanbul'da sokağa çıkma yasağı getirildi. TİP Genel Başkanı Behice Boran bir demeç vererek 1 Mayıs Bayramı'nın yasaklanamayacağını, Taksim Meydanı'nın 1 Mayıs'a kapatılmasını ve sokağa çıkma yasağını tanımadıklarını belirterek Parti olarak 1 Mayıs'ı Taksim Meydanı'nda kutlayacaklarını ilan etti. Bu konuda bütün parti örgütlerine gerekli genelge ve bildiriler gönderildi.
Biz Manisa il örgütü olarak bir otobüs partili sanıyorum 29 Nisan'ı 30 Nisan'a bağlayan gece yarısı Manisa'dan İstanbul'a doğru şarkılar, türküler, marşlarla yola koyulduk. Yolda birkaç kez polis/asker denetiminden geçtik. 30 Nisan Pazartesi sabahı İstanbul'daydık. Parti Genel Merkezi'ne gittiğimizde 1 Mayıs kutlaması için şu şekilde bir karar alındığını gördük. Behice Boran 1 Mayıs Salı günü sabahı gönüllü partililerle birlikte sokağa çıkacak, Taksim'e yürüyeceklerdi. Sokağa çıkanlar büyük bir olasılıkla tutuklanacaktı. Bu nedenle tutuklanmaları durumunda meslekleri ve konumları gereği tutuklandıklarında işleri aksayacak olanlar sokağa çıkmayacaktı. Tutuklanmasında sakınca olmayanlar adlarını yazdıracak ve bu kişiler Pazartesi akşamı Partinin göstereceği yerde konaklayıp 1 Mayıs sabahı Genel Başkan Behice Boran'la birlikte sokağa çıkıp Taksim'e doğru yürüyüşe geçeceklerdi.
Ben 1 Mayıs'ta sokağa çıkmak istiyordum. Adımı yazdırdım. Ancak sonradan avukatlık mesleğim ve duruşmalarım olduğu dikkate alınarak sokağa çıkmam uygun görülmedi ve benim de olurumla adım listeden çıkarıldı.  
Genel Başkan Behice Boran ve yaklaşık 300 partili Merter'deki DİSK binasında geceleyip 1 Mayıs sabahı sokağa çıkarak Taksim'e doğru yürüyüşe geçtiler.  Ancak şiddet görerek güvenlik güçlerince gözaltına alındılar ve hâkimlikçe tutuklanıp cezaevine gönderildiler. 20 gün kadar tutuklu kaldıktan sonra da yargılanıp tahliye oldular. Yargılamada Behice Boran'ı benim de içlerinde bulunduğum 100'den fazla avukat savundu. 1979 yılı 1 Mayıs sabahı TİP'in dışında çeşitli örgütlerden 700 kadar kişi daha 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak için sokağa çıkmış ve onlar da gözaltına alınıp tutuklanmışlardı.
Sokağa çıkmayan bizlere gelince: İstanbul'daki partili arkadaşlarımız o pazartesi akşamı bizleri evlerinde konukladılar. Biz, sanıyorum Salihli'den avukat arkadaşım Halil Gümüş ve yine Salihli'den iki arkadaş daha dört kişi partili bir arkadaşa konuk olduk.  Pazartesi ve Salı günü iki gece evde kaldık. Çok iyi sohbet ettik, çok iyi vakit geçirdik. Çarşamba günü sabahı evden ayrıldık. Şimdi, o ev neredeydi, partili arkadaşlarımız kimlerdi, hatırlamıyorum, bilmiyorum. Yerine ulaşması çok güç olsa da o arkadaşlara teşekkür ediyorum, selam ve sevgilerimi gönderiyorum.  
Bu arada, Gördes'te 3 gündür benden hiçbir haber alamayan eşim İnsel telaşlanmış. Gördes'teki arkadaşlarımız Noter Kadir Ünlü, eşi Avukat Ülkü Ünlü ve Avukat Yalçın Milli beni aramak için İnsel'le birlikte İstanbul'a gelmişler. Selimiye ve Davutpaşa kışlası ve birkaç yerde beni arayıp sormuşlar. Sonra Ülkü Ünlü'nün babası Atila Amca'nın (Toklu) Pendik'teki evine gitmişler.
O zamanlar cep telefonu yok. Kaldığımız evde telefon yok. Sokağa çıkamıyoruz. Zaten her şeyimizle 3 gündür yalnızca 1 Mayıs'a odaklanmışız, 1 Mayıs'ı düşünüyoruz, eve haber iletmek aklımıza bile gelmemiş, gelmedi. Çarşamba evden ayrıldıktan sonra ben arandığımdan, olanlardan habersiz doğru Pendik'teki Atila Amcaların evine gittim. İnsel'le ve arkadaşlarla orada buluştuk. Beni gökte ararken yerde bulmuşlardı. Hepsi de çok sevindiler. 1979 yılı 1 Mayıs macerası da böyle yaşanıp böyle bir tatlı sonla bitti.    

Bu yazı 2045 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum