Cüneyt AYBEY

Cüneyt AYBEY

caybey@mynet.com

Yağan Bu Yağmur

07 Ağustos 2015 - 12:56

Ağustos ayının ilk günlerinde yağan bu yağmur, şehrin tozunu toprağını nasıl temizlediyse benim de gönlümde biriken kirleri temizlesin, arındırsın. Aşırı sıcak günlerin ardından yağan bu yağmur, insanı derin düşüncelere daldırıyor. Fırtınayla beraber başlayan yağmur taneleri iri iri ve şiddetli bir şekilde toprağa inmeye başlıyor.
            Evet, ansızın kopan bu fırtına ve yağan bu yağmur beni de derin düşüncelere gark ediyor. Havanın bir anda değişmesi ve Rabbimin bir şekilden başka bir şekle tebdil etmesi ne muhteşem bir tablodur. Nasıl kalpleri evirip çeviriyorsa Rabbim, hava zerrelerini de, iklimleri de, sıcaklıkları da çok kısa bir sürede halden hale değiştirir.
Ey Mukallibul Kulub olan, yani kalpleri eviren çeviren yüce Rabbim, Senin Resül-u Ekremin'in (sav) diliyle ve Onun kelimeleriyle sana yalvarıyoruz : 'Kalbimizi dinin üzerinde sabit kıl.'(Amin)
            Her yağmur tanesini bir melek indiriyormuş, yani her yağmur tanesi için bir melek vazifelendirilmiş. Yağmurun halk dilindeki diğer bir adı da rahmettir. Rahmet damla damla yeryüzüne vazifeli melekler aracılıyla indirilir. Rahmet tecessüm etmiş olarak gökten, hakikatte alem-i gaybden takattur ettirilir. Yağmur tanesini meleklerin indirmesi bahsinde bir eserde şöyle denilmiştir:
'Evet, şu kâinatın herbir cihetinde (yönünde), herbir dairesinde, ruhaniyat ve melaikelerden birer taife, birer vazife-i ubudiyetle muvazzaf (vazifeli) olarak bulunurlar. Bazı rivayat-ı ehadîsiyenin (hadis rivayetlerinin) işaretiyle ve şu intizam-ı âlemin (âlemdeki düzenin) hikmetiyle denilebilir ki: Bir kısım ecsam-ı camide-i seyyare (gezici cansız cisimler), yıldızlar seyyaratından (gezegenlerden) tut, tâ yağmur kataratına (damlalarına) kadar, bir kısım melaikenin sefine (gemi) ve merakibidirler (binekleridir). O melaikeler, bu seyyarelere izn-i İlahî ile binerler, âlem-i şehadeti (görünen âlemi) seyredip gezerler ve o merkeblerinin tesbihatını (tesbih ve ibadetlerini) temsil ederler.
Buradan anlaşılan şudur: Melekler görünüşte yağmur damlasını indirir görünürken onu da yağmur damlasını da birlikte indiren ilâhî kudrettir. Onların gerçek vazifesi, çalıştırıldıkları işlerde tecellî eden Allah'ın sanatlarını tefekkür etmek, yani ibret alarak düşünmek ve Allah'ı tesbih etmektir.'
            Burada anlatıldığı gibi nasıl melekler tefekkür ve tesbih ediyorlarsa, biz de şuur ve akıl sahibi insanlar olarak kainatta tezahür eden her bir hadiseyi ve değişimi tefekkür etmeliyiz. Bu bazen yağmur olur, bazen fırtına olur, bazen kar olur, bazen sıcaklık olur bazen yediğimiz güzel meyveler ve sebzeler olur kısacası yaratılan her şeyi tefekkür edip ardından da sonsuz kudret sahibi olan ve her şeyi hikmetle yaratan Rabbimizi tesbih etmeliyiz.
            Ağustosun başında yağan bu yağmurlardan sonra gönlümde tezahür eden hissiyatın kağıda ve kelimata dökülmesi sonucu bu yazı oluştu. Bir daha görüşünceye kadar kalın sağlıcakla. 

Bu yazı 1220 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum