NİŞANLANMA VE TAYİN YERİM
1968 Yılında Tapu ve Kadastro Meslek Lisesini bitirdikten sonra, Tapulama Teknisyen yar. unvanı ile tayinim Babaeski ilçesinin Hazinedar köyüne çıktı. Sıra arkadaşlarım Durmuş Yılmaz ve İbrahim Başaran Kadastro Lisesini bitirdikten sonra hemen Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından tayin edilen yerlerde çalışmağa başladılar. Harita Mühendisliği eğitimi almadılar. Durmuş Yılmaz Kastamonu’da İbrahim Başaran İstanbul Şile’de görev aldılar.
Tayin yerim belli olduktan sonra Gördes’e geldim. Ailem ve akrabalarımla hasret giderdim. Köyde üç-dört gün kadar kaldım. Bu zaman zarfında şimdiki eşim olan Emine Ataman ile nişanlandım. Emine aynı zamanda daha önce sözünü ettiğim Maliye Okulu’nu bitirip tayini İstanbul Fatih İlçesi’nin Kız taşı semtindeki vergi dairesine çıkmış olan Abbas Ataman’ın kız kardeşidir. Emine ilk okulu bitirmiş fakat ekonomik nedenlerle okumayı sürdürememişti. Köyde kışın halı dokuyarak, yazın tütün işlerinde çalışmaktaydı. Ben Emine’yi zeki, çalışkan ve becerikli olduğu için sevmiştim.
Gerekli yol hazırlıklarımı tamamlayıp, Babaeski’ye ulaşmak maksadı ile yola çıktım. Önce İstanbul’a vardım. Oradan da Babaeski’ye otobüsle gittim. Babaeski’ye vardığım gün bir otelde kaldım. Ertesi gün Tapulama Müdürlüğüne giderek kendimi tanıttım. İsmini şimdi hatırlayamadığım müdür bey beni makamına alarak çay ikram etti. Kontrol mühendisi Turan Hasdoğru idi. Müdür bey bana Tapulama Müdürlüğünün çalışma sistemi hakkında bilgi verdikten sonra çalışma yerimin Hazinedar köyü olduğunu söyledi. Tapulama müdürlüklerinde köylerdeki çalışma ekibine Birlik denir. Bir birlik bir teknisyen, teknisyen yardımcısı ve bir hizmetli den oluşur. O tarihte Kadastro Lisesi’ni bitirenler Birliklere teknisyen yardımcısı olarak atanıyorlardı. Benim görevim de teknisyen yardımcılığı idi. Ertesi gün beni Hazinedar Köyündeki birliğime teslim ettiler. Birlik, Hazinedar Köyü meydanı kenarında yaklaşık 30m2 genişliğindeki tek katlı bir mekânda görevlerini yürütüyordu. Buraya zemin seviyesinde giriliyordu. Çalışma odasında iki büyükçe masa ve yeteri kadar sandalye vardı. Ayrıca evrakların ve ölçme aletlerinin saklandığı dolaplar duvar kenarlarına dizilmişti. Masalardan biri teknisyene diğeri teknisyen yardımcısına aitti. Odamızda tuvalet yoktu. Fakat yaklaşık yirmi metre uzaklıkta cami tuvaleti vardı. Yeme içme ihtiyacımızı köylüler karşılıyordu. Kendi aralarında sıralama yaparak her gün başka bir aileden yemeğimiz geliyordu.
TAPULAMA BİRLİĞİNDE YAPTIĞIM GÖREV
Teknisyen ve yardımcısı, maaşları yanı sıra her çalışma günü için arazi yevmiyesi alıyorlardı. Birliğin bir de ayak işlerine bakan ücretli bir elemanı vardı. Bu eleman bir ölçme işi olduğunda yardım eder ayrıca çay hazırlama ve oda temizliği… gibi işleri yapardı.
Tapu kayıtlarının belirlenmesinde köyün arazilerini iyi bilen yaşlı kişilerden oluşan üç bilirkişi, teknisyene yardımcı olurlardı. Birlik olarak, havadan çekilmiş fotoğraflardan elde edilen haritalar üzerinde çalışılırdı. Köye ait parseller bu haritalar üzerinde tek tek görülmektedir. Teknisyen ve yardımcısı, bu haritalar ile bilirkişiler eşliğinde araziye çıkıp haritada görülen parsellerin kimlere ait olduğunu, bilirkişilerin ve parsel sahiplerinin beyanlarına göre tespit edip, teknisyen tarafından haritadaki ilgili parselin içine yazılır. Bu çalışma her parsel için tek tek yapılır. İsimlendirmesi yapılan parsellere numara verilir. Parsellerin numaralaması ve isimlendirme işlemi tamamlandıktan sonra çalışma odamızda, teknisyen, bilirkişilerin ve parsel sahiplerinin beyanlarına dayanarak her bir parsel için tutanak hazırlar. Bu tutanak parselin tapusuna dayanak teşkil eder.
Benim görevim ise her bir parselin yüz ölçümünü bir alet vasıtası ile belirlemek idi. Bu işlem çalışma odamızda masa üzerinde yapılır. Bunun için harita masa üzerine serilir. Hangi parselin alanı ölçülecekse o parselin sınırları üzerinden alan ölçme aleti dolaştırılarak alan belirlenir. Bu belirlenen yüz ölçümü parselin tapusunda görülen alandır.
Babaeski’de çalıştığım dört ay boyunca tapusu verilecek parsellerin alan hesaplarını yaptım. Bazen ölçü aletleri ile araziye gidip ölçü yaptığım oldu.
ÜNİVERSİTE SINAVINA GİRİŞ VE SINAVI KAZANMA
Babaeski’de çalışırken bir taraftan da Yıldız Teknik Üniversitesinin sınav zamanlarını takip ediyordum. 1968 yılının eylül ya da ekim ayı içerisinde Harita mühendisliği için Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Mimarlık Fakültesi binasında yazılı sınav yapıldı. Bu sınava girdim ve tekrar görevimin başına döndüm. Fakat sınav için İstanbul’a gelirken resmi işlerdeki davranış yöntemlerinin acemisi olduğum için izin dilekçesini vermemiştim. Müdürlüğe vardığımda bu hususta uyarıldım. Müdür bey, İzinsiz iş yerini terk etmenin bir yaptırımı olduğunu söyledi. Ancak benim açıklamalarım üzerine bu defalık affettiğini söyledi. Ben de kendisine bir daha böyle bir durumun meydana gelmeyeceğine dair söz verip teşekkür ettim. Bu uyarı artık benim kulağımda bir küpe oldu ve hayatım boyunca izinsiz iş yerimden ayrılmadım.
Yaklaşık bir hafta sonra Yıldız Teknik üniversitesinden sınavı kazandığıma dair bir haber geldi. Artık ben de Harita Mühendisliği bölümünde okumaya hak kazanmıştım. Çok sevindim
YORUMLAR