SİMON STEVİN
Heykeli dikilen insanları merak ederim. Bu bağlamda Simon Stevin ne yapmış da insanlar onun heykelini yapıp kuşaklar boyunca yaşatmak istemişler? Bu sorunun yanıtını bulmak için yaptığım araştırma sonucu bulduğum sonuçları siz okurlarıma sunmak istedim.
Simon Stevin, Matematik, fizik, trigonometri ve hidrolik mühendisliği gibi konularda bilime katkıda bulunmuştur. 1586 da Hollanda’da su kanallarındaki taşkınları önlemek için yel değirmenlerini kullanarak suyu dışarı pompalamak konusunda hidrolik mühendisliğine katkıda bulunmuştur. Simon Stevin’in ilginç buluşlarından biri de kendi kendine sürekli hareketin olabileceğini kanıtlamıştır.
Bunu kanıtlamak için bir dik üçgeni kullanmıştır. Bir dik üçgeni, hipotenüsü yatay, dik kenarlar ise yukarıda olacak şekilde bir düzenek yapmıştır. Bu dik üçgenin dik kenarlarından geçecek şekilde kapalı bir boncuk dizisini kullanmıştır. Dik üçgenin uzun dik kenarı üzerindeki boncukların ağırlığı kısa dik kenar üzerindeki boncukların ağırlığından fazla olacağı için boncukların uzun dik kenar tarafına doğru hareket emesi gerekir prensibinden hareketle kendi kendine hareketin olabileceğini göstermiştir. Nitekim boncuk dizisine bu düzenek üzerinde bir hareket verildiğinde bu hareketin sürekli işlediği görülmüştür [*]. Verilen kaynaktaki video izlenirse sürekli devir daim hareketinin nasıl işlediği görülecektir.
Brüj’deki gezimizi tamamladıktan sonra grubumuzla Brüksel’e doğru hareket ettik. Ayni gün iki buçuk saat süren otobüs yolculuğundan sonra güneş batmadan Brüksel’e vardık.
Atomium
İlk durağımız Brüksel’in sembolü haline gelen Atomium yapısı idi. Bu yapı 1958 yılında uluslararası bir fuar olan EXPO 58 için yapılmıştır. Bu fuarlar teknolojideki son gelişmelerin sergilendiği yerlerdir. Tasarımcısı, bir inşaat mühendisi olan Andre Waterkey’dir. Atomium yapısı da bilimsel araştırma sonucu bulunan demir metalinin atom hücresini teşkil eden dokuz atomu temsil etmektedir. Demir’in bu kristal hücresinin 165 milyar kere büyütülerek yapının boyutları elde edilmiştir. Yüksekliği 102m dir. Yapı dokuz küreden oluşmuştur. Her bir kürenin çapı 18 m dir. Bu yapının fotoğrafı yazının sonunda bulunmaktadır.
Küreler 12 boru ile birbirine bağlanmış ve yürüyen merdivenlerle fuar hollerine geçiş yapılmıştır. En yüksekteki küre Brüksel'in panoramik görüntüsüne hakimdir [**].
Biz yine zaman darlığı nedeniyle yapıya çıkamadık. Ancak yerden fotoğrafını çekmek ve seyretmekle yetindik. Fotoğraf çekerken, sanki kürelerden birini elimizle havada tutuyormuşuz gibi poz verdik.
Brüksel Meydanı
Daha sonra rehberimiz bizi Brüksel Büyük Meydanı’na götürerek grubumuza serbest zaman verdi. Biz bu esnada Brüksel Meydanı ve çevresini inceledik. Bu meydan 1998 yılında dünya miras listesine girmiş. Buranın yıl boyunca değişik etkinliklere sahne olduğu söylenmektedir. Büyüklüğü 68m*110m olan bu meydan gerçekten görülmeye değer bir meydan. Dört tarafı ihtişamlı binalarla çevrilidir ve geceleri meydanın etrafındaki binalar ışıklandırılır. En dikkat çeken bina Belediye binasıdır. Ortada bulunan kulesi 96m yüksekliğindedir. Bina yüzeyindeki süslemeler ve heykellerin çokluğu dikkat çekmektedir. Binanın her iki tarafında ortadakinden daha küçük iki kule bulunmaktadır. Efsaneye göre bu binayı yapan mimara kulenin tam ortada olmadığı söylenince, mimarın kuleye çıkarak kendisini aşağıya atıp intihar ettiği söylenmektedir. Yine bu meydana bakan diğer önemli bir binalar ise Brüksel Şehir Müzesi ve Bira Müzesi olan binalardır. Maalesef zaman darlığı nedeniyle müzeleri inceleyemedik. Meydan gezisinden sonra bir lokantada yemeğimizi yiyerek sonrasında grubumuzla birlikte konaklayacağımız otele gittik.
[*] (Erişim tarihi: 24.10.2025, https://www.yandex.com.tr/video/preview/6425572136088963681
[**] (Erişim tarihi: https://tr.wikipedia.org/wiki/Atomium)


YORUMLAR