Her bildiğini, her gördüğünü yazamazsın. Bu işin kanunu böyledir. Perdenin önü bir başkadır, arkası bambaşkadır. Ferdi Zeyrek öldü diyorlar. Acaba öyle mi?
Manisa’da emsali görülmemiş bir cenaze töreni. Yüz binler yürüyor. Ülkenin dört bir yanı, ruhen bu yürüyüşe eşlik ediyor. Gözyaşları sel oluyor. Yürekler dağlanıyor. Ne bu? Cenazeden öte, başka bir şey bu.
Belki de perdenin arkası..
Nazargah-ı İlahi incindi mi, bu işler böyle olur.
Tebessüm ve güler yüze hasret kalındığı, haysiyetin darmadağın olduğu, liyakatin hükmünü kaybettiği, hak-hukuk-adalet kavramlarının renginin solduğu, insanların bencilleştiği, helal ve haramın birbirine karıştığı, yalan ve iftiranın baş tacı yapıldığı bir iklimde ne olur?
İncinir işte incinir…
Tekrarına kaç kez şahitlik ettiğim, senaryo devreye girer.
Kimdi Ferdi Zeyrek?
Tebessümdü. Güleryüzdü. Şanlı Nebinin dediği gibi; “Tebessüm ve güleryüz göstermek, sadaka yerine geçer.” Bir ömür sadaka dağıtarak yaşadı.
Mütevazı, alçak gönüllüydü. Derviş Yunusun dediği gibi; “Gönül Çalab’ın tahtı/ Çalab gönüle baktı/ İki cihan bedbahtı/ Kim gönül yıkar ise.” Gönül alarak, gönül yaparak ve iki cihan saadetini kazanarak yaşadı.
Adaletten, hak ve hukuktan ayrılmadı. Şanlı Nebinin; “ Bir saatlik adaletli yönetim, bir yıllık nafile ibadetten evladır” sözünü şiar edinerek görev yaptı.
Yalan, iftira, bencillik onun semtine hiç uğramadı.
Haysiyeti başlara taç yaptı. Haysiyetle büyüdü, haysiyetle yaşadı, haysiyetle ömrünü tamamladı.
Yaşadı ve hatırlattı. Yaşadı ve gösterdi.
Muhtemeldir ki Nazargah-ı İlahinin senaryosunda, görevini başarıyla yerine getirdi. Cenazedeki yüzbinler, ülkedeki milyonlar, onun ölümüne mi ağlıyor zannediyorsunuz?
Perdenin arkasından bakınca, bu senaryonun bir vaktinin olduğunu görürsünüz.
İnsan için iki ecel vardır. Birisi ecel, diğeri eceli müsemmadır.
Ferdi Zeyrek, eceli müsemmasına kadar yaşayabilirdi. Yüklendiği görev itibarıyla ecel takdir edildi. Siz ona elektrik çarpması diyorsunuz. Ama öyle değil işte.
Zira Allah, kıymetine binaen onu yanına aldı.
Bu vakıa, kelimelerle anlatılamayacak bir bahtiyarlıktır. Sanırım ailesinin ve yakınlarının, en büyük tesellisi bu hakikat olmalıdır.
Ferdi Başkana Allah’tan rahmet diliyorum. Gösterdiği, yaşattığı bütün güzel değerler için teşekkür ediyorum…
YORUMLAR