Doç.Dr.İbrahim KOÇ

Doç.Dr.İbrahim KOÇ

49ibkoc@gmail.com

Anılarım-159

22 Mayıs 2025 - 09:37 - Güncelleme: 22 Mayıs 2025 - 09:45

                    ZONGULDAK GEZİSİ
“Hayat bir kitaptır ve gezip görmeyenler hep aynı sayfayı okur.” St. Agustine
Zonguldak denince akla hemen kömür gelmektedir. Bu yüzden Zonguldak çok önemli şehirlerimizden biri olmuştur. Çünkü siyah altın denilen kömür madeni ülke ihtiyaçlarımızın önemli gereksinimlerini karşılamaktadır. Demir çelik sanayisi ve elektrik santralleri, metalurji ve kimya endüstrisinde kullanılır. Bu yüzden Zonguldak ülke sanayisin gelişmesine büyük katkılar sunmaktadır. Buradaki üniversitenin adı Bülent Ecevit Üniversitesi’dir. Çok sayıda bölüm bulunmaktadır. Zonguldak bir maden bölgesi olduğu için yeraltı maden ocaklarının haritalarının yapımında görev alacak harita mühendislerinin yetiştirilmesi için harita bölümü ve maden ocaklarında çalıştırılacak maden mühendislerini yetiştirmek üzere maden bölümü, üniversitenin bölümleri arasında bulunmaktadır. Buradaki Harita Mühendisliği bölümünün bazı hocaları da Y.T.Ü mezunudur.
2010 yılı Ekim ayında Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nde yapılan Mühendislik Ölmeleri Sempozyumu tamamlandıktan sonra, sempozyum komitesi, katılımcılara bir çevre gezisi düzenledi. Bu kapsamda gördüğümüz yerlerden biri Gökgöl Mağarasıydı. Zonguldak’ın 5 km güney doğusunda bulunur. Zonguldak -Ankara yolunun Zonguldak çıkışı 4. kilometrede yer almaktadır. Kolları ile birlikte 3350m uzunluğa sahip olan bir Damlataş Mağarası’dır. Üç yüz elli milyon yaşındadır. 2001 yılında mağara turizme açılmıştır. Solunum yolu hastaları bu mağaradan yararlanmaktadır. İçinde çok sayıda sarkıt- dikit bulunmaktadır. Giriş ağızından itibaren 875 metre yürüyüş yolu vardır.[47] (Erişim tarihi, 19.05.2025, 350 Milyon Yıl Yaşındaki Gökgöl Mağarası/Zonguldak - Dünyanın En Güzel Mağaralarından Biri. - Yande Video aramada çevrimiçi izle)
Ertesi gün inceleme gezisi olarak, sempozyum katılımcılarına iki öneri sundular. Birincisi Kozlu taşkömürü İşletmesi, ikincisi ise Ereğli Demir Çelik Fabrikaları idi. Bazı arkadaşlarımız Ereğli Demir Çelik Fabrikaları’nı tercih ettiler. Ben de yıllarca Madencilik Ölçmeleri dersi verdiğim için, yani derslerde maden ocakları planlarının nasıl yapıldığını anlatmış olduğum için, maden ocağını bir de yerinde göreyim dedim ve Kozlu Taş Kömürü İşletmeleri gezisini tercih ettim. Kozlu Zonguldak’ın 8 km batısında bulunmaktadır. 1840 lı yıllarda bu bölgede maden ocakları işletilmeye başlanır.
Kömür üretimini artırmak için, İngilizlerden teknik destek alınır. İngiltere’den uzmanlar getirilmiş ve onlar için lojman yapılmıştır. Hırvat iççiler madenlerde çalışmışlardır. İngilizler tarafından kömür taşımak için yapılan dekovil hatları aynı zamanda demiryolu yapımının başlangıcını oluşturur. 1937 de Etibank Ereğli Kömür işletmesi kurulur.
Açılmış olan yeraltı maden ocaklarında katırlar da çalıştırılmıştır. Bu katırlar, çıkarılmış ve vagonlara doldurulmuş kömürleri raylı sistemle boşaltma yerine götürmede kullanılırmış. Ahırlar da yer altında olup orada yemleri verilip dinlendirilmeleri ve veteriner tarafından düzenli sağlık taraması yapılırmış.  Hatta katırlar belli sayıda vagon taşımaya alıştıklarından, eğer bir vagon noksan veya bir vagon fazla bağlansa hareket etmeyip beklermiş. Alışmış olduğu vagon sayısını vagonların birbirine kilitlenme seslerinden anlarmış. Ancak bu insan dostu katırlar emekli olup yer yüzüne çıkarıldıklarında gözleri görmez olurmuş. Günümüzde küçük özel işletmeler dışında katır artık kullanılmıyormuş.
Grupça hep birlikte 22 Ekim 2010 tarihinde Kozlu Kömür işletmelerine vardık. Yetkililer bizi karşıladı. Hep birlikte kömür çıkarma işçilerinin kıyafet değiştirdiği kata çıktık. Burada görevlendirilen eleman bize Kozlu kömür işletmesi hakkında genel bilgiler verdi. Daha sonra üstümüzdeki kıyafetleri çıkardık ve her birimiz kömür ocağında giyilen kıyafetleri giydik. Daha sonra maden ocağı sorumlusunun rehberliğinde maden çıkarılan ocağa inmek için asansörlere yöneldik. Bize söylendiğine göre asansörle indiğimiz ocak 400m derinlikte imiş. Buraya asansörle indikten sonra, Bir ana galeri içinde yatay yönde belli bir miktar yürüdükten sonra, maden kömürünün çıkarıldığı bir yan galeriye girdik. Maden damarının bulunduğu bir ocakta kömür çıkarmak için kullanılan bir aleti çalıştırdım. Diğer arkadaşlarımızda benzer denemeleri yaptılar. Bu inceleme esnasında bazı galerilerde işçiler öğle yemeklerini yiyorlardı. Maden ocağı rehberinin ocaktaki açıklamalarından sonra hep birlikte tekrar asansöre binerek kıyafet değişimi yapacağımız kata çıktık. Burada duşlarımızı alıp normal kıyafetlerimizi tekrar giydik. Maden kömürü üretim koşullarını ve nice acı maden kazaların meydana geldiği ortamları yerinde görmüş olduk.

Sempozyum sonrası, yine otobüsle Akçakoca üzerinden İstanbul’a salimen döndüm. Her şeyin gönlünüze göre olması dileklerimle.
Kozlu Kömür İşletmesinden bir anı. Ortada sarı baret ışığı yanan benim
 

Bu yazı 165 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum