Değerli okurlarım bundan sonraki yazılarım yurt içi ve yurt dışı gezilerimizle ilgili olacaktır. İlginizi çekeceğini ümit eder, iyi okumalar dilerim.
TRUVA GEZİSİ
Batı Anadolu’yu tanımak amacı ile yaptığımız gezilerden biridir. Yine bir yaz tatilinde, Çanakkale’den başlayarak ege kıyılarını gezip görmek niyeti ile yola çıktık. Bu amaçla İstanbul’dan Çanakkale’ye arabamızla geldik. İstanbul, Silivri, Tekirdağ, Malkara, Keşan ve Gelibolu üzerinden Çanakkale’ye geldik. Yolculuğumuz yaklaşık altı saat sürdü. Çanakkale’de hiç durmadık. Oradan 30 km uzaklıktaki Truva antik kentine gittik. Vakit ilerlediği ve yol yorgunluğumuz olduğu için antik kentin civarında bir pansiyon bulduk ve orada kaldık. Ertesi gün Truva antik kentini dinlenmiş olarak gezmeyi planladık.
Sabahleyin kahvaltıdan sonra Truva gezisine başladık. Giriş meydanında sembolik ve görkemli Truva Atı ziyaretçilerini bekliyordu. Bu at 1975 yılında Türk sanatçısı İzzet Senemoğlu tarafından yapılmıştır.
Bu atın hikayesine geçmeden önce Aka’larla Truva’lılar arasında on yıl süren Truva savaşı hakkında kısa bir bilgi vermek yerinde olur. Bu savaş Homeros’un İlyada adlı destanlarında anlatılmaktadır. Tarihçilerin bildirdiğine göre, bu savaş Homeros’un yaşadığı dönemden dört beş yüzyıl önce olmuştur. Homeros ise MÖ 9. yüzyılda yaşamıştır. Buna göre Truva savaşı MÖ 1300 lü yıllarda olduğu tahmin edilmektedir. Savaşın sebebi ise Priamos’un oğlu Paris’in İsparta kıralı Menelaos’un karısı Helen’i kaçırıp Truva’ya getirmesidir. Miken kralı Agamemnon aynı zamanda Menelaos’un abisidir. Helen’in kaçırıldığını haber alan Agamemnon, Yunanistan’da bulunan bütün krallıkları bu eylemin cezasız kalmaması yönünde ikna eder. Yunan kavimleri gemileri ile Agamemnon’un komutasında Truva önlerine gelir ve Priamos’a bir elçi gönderirler. Bu elçi Priamos’tan Helen ile birlikte tazminat ister. Kral Priamos bu teklifi ret eder. Bunun üzerine savaş başlar. Bu savaşın başlamasının gerçek sebebinin Truva’nın bulunduğu yerin ticaret yolları üzerinde olmasından dolayı Aka’ların bu bölgeyi ele geçirmek olduğu yönündedir.
Biz yine Homeros’a kulak verelim. Akhalar’la Truva’lılar arasında savaş on yıl sürer. Bazen Akhalar Truva’lıları kalelerine kadar, bazen de Truva’lılar Akha’lıları gemilerine kadar kovalar. Bu savaşlar bazen toplu halde bazen de teke tek yapılır. Teke tek yapılan dövüşlerde Priamos’un oğlu Hektor Aka’lı savaşçı Akhilleus tarafından öldürülür ve cesedini bir arabanın arkasına bağlayıp defalarca Truva surları çevresinde dolaştırılırmıştır. Truva’nın komutanı Hektor ’un ölümü Truvalıların moralini bozar ve savaşın dönüm noktasını oluşturur. Fakat savaş yine devam eder. Hektor’un Kardeşi Paris Akhilleus’u bir ok ile topuğundan vurarak öldürür. Böylece savaş tekrar Truva’nın lehine döner. (Homeros’un yazdığı İlyada destanından)
Fakat İthaka Kralı Odysseus, tahtadan büyük bir at heykeli yaptırır ve en kahraman askerleri ile birlikte at heykelinin içine gizlenirler. Daha sonra Aka’lar bütün gemileri ile Truva önünden uzaklaşırlar.
Truvalılar ertesi sabah uyandıklarında sahilde büyük bir tahta at heykelini görürler ve merakla yanına yaklaşırlar. Atın yanında bir Aka’lı asker durmaktadır. Durumu bu askere sorarlar. Simeon ismindeki asker onlara “Ben Yunanlılardan nefret ediyorum. Onun için beni uygun rüzgâr çıkarması için tanrı adına kurban seçtiler. Ben de kaçıp onlardan kendimi kurtardım. Bu atı Akalar tanrı Athena’ya sunmak için yaptılar. Eğer Truvalılar bu atı tahrip ederlerse tanrının gazabını üstlerine çekeceklerdir. Yok eğer atı kaleye alır korurlarsa Tanrı’nın şefkatini hak edeceklerdir. Heykelin büyük olmasının sebebi ise, atın Truva sokakları arasından geçememesi içindir “der. Askerin bu ifadeleri Truvalılara makul görünür ve at heykelini sürükleyerek kale içine alırlar. Böylece tanrı Athena’nın şefkatini kazandıklarını düşünürler. Ayrıca düşmanı yendiklerini düşünerek sevinç içinde gece boyunca eğlenmeye yiyip içmeye başlarlar ve belli bir süre sonra büyük bir çoğunluk uykuya dalar. Gecenin ilerleyen bir saatinde her taraf sessizleşince atın içinden Aka askerleri birer birer iner ve her tarafı yakıp yıkmaya önüne gelen insanları öldürmeye başlarlar. Ayrıca yakında beklemekte olan Aka gemilerine işaret göstererek gelmelerini bildirirler. Kısa zamanda Akalar tekrar geri gelerek Truva’yı ele geçirirler [*].
Böylece güçleri ile ele geçiremedikleri Truva’yı hile ile ele geçirmiş olurlar. Bundan dolayı daha sonraki zamanlarda hile ile kazanılan işlerde “Truva Atı” kavramı kullanılır hale gelmiştir.
Homeros’un destanında geçen bu olayların heyecanı ile Truva harabelerini gezdik. Yer yer meşe ağaçlarının olduğu harabeler arasında dolaştık. Kaynaklardan öğrendiğimize göre Truva antik kenti dokuz katmandan oluşmaktadır. Farklı zamanlarda eski yerleşimlerin üzerine daha sonraki yerleşimler yapılarak dokuz farklı katman oluşmuştur. Bu katmanlar kazılarla ortaya çıkarılmıştır. Çünkü bu bölge tarih boyunca bir geçiş noktası olduğu için insan yerleşimlerinin ardı arkası kesilmemiştir.
İlerleyen yüzyıllarda Fatih’in, İstanbul’u fethetmesiyle Hektor’un birinci intikamı alınmıştır. Ayrıca, Atatürk Kurtuluş Savaş’ını kazandıktan sonra “Hektor’un intikamını aldık” demiştir.
Truva denince Schliemann’dan söz etmemek olmaz. Schliemann, Almanya’da fakir bir papazın oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Türkçe, Çince, Arapça ve birçok Avrupa ülkesinin dilini öğrenmiştir. Bildiği diller sayesinde uluslararası ticarette sivrildi ve büyük bir zenginliğe kavuştu. Homeros destanlarını okumuş ve Priamos’un hazinelerinin Truva’da bulunabileceğini ve kazılarla ortaya çıkarılabileceğini düşünmüştür.
Arkeologların açıklamalarına göre: Schliemann, hazineleri bulmak amacı ile bilinçli bilinçsiz Truva’da birçok kazı yapmış ve nihayet 1873’te Priamos’un hazinelerini bulmuş ve bunları yurt dışına kaçırmıştır. Şu anda bu buluntular Moskova’da Puşkin Müzesi’ndedir [**].
Değerli okurlarım, Truva savaşı üzerine film de çekilmiştir. Ayrıca Truva’nın UNESCO Dünya
Kültür Miras Listesi’ne girişinin 20. yılı olan 2018 de Truva Operası yapılmış ve Murat Karahan’ın sanat yönetmenliğinde sahnelenmiştir.
Bütün bunlar göstermektedir ki Truva antik kenti, tarihimiz için çok önemli bir yere sahiptir. Ülkemizin her yeri çok değerlidir. Tarihimizi öğrendikçe ülkemizin değerini daha iyi anlıyoruz. Bu güzel vatanımızı kötü emellere sahip emperyalistlere karşı korumak için birlik içinde güçlü olmak zorundayız. Saygılarımla
[*] (Erişim tarihi:23.06.2023, https://www.bolgegundem.com/truva-atinin-hikayesi-nedir-truva-atinin-tarihcesi-401291h.htm)
[**] (Erişim tarihi: 28.10.2023, Heinrich Schliemann Kimdir, Hayatı ve Resimleri (msxlabs.org))
YORUMLAR