Ahmet Aykanat

            Babası Şerif Ali Aykanat kavaftı. At sırtında Kula’dan Gördes’e gelir pabuç satardı. Sevdi Gördes’i yerleşmeye karar verdi. Onların Gördes hikâyesi böyle başladı. Bir asra dayanan ticari gelenek bu şekilde doğdu.
            Gördes’in ticari hayatında abide olmuş aileler vardır. Yaşantıları, gelenekleri, dürüstlükleri, çalışkanlıkları, topluma katkıları ile dal sarmış ailelerdir onlar. Bugün onların sayısı, ne yazık ki bir parmakla sayılacak kadar az kalmıştır.
            Ahmet Aykanat ve ailesi, o listenin baş sıralarında gelir.
            1942 yılında Kula’da doğdu Ahmet Aykanat, ancak Gördes’te büyüdü. Babası küçük yaşından itibaren, bu çocuğu demir örs misali adeta pişirdi. I2 yaşındaydı, babası onu Borlu pazarına götürdü. Önüne ayrı bir sergi açtı ve malları sayarak verdi. Akşama kadar ağlaya ağlaya serginin başında mal sattı. Ya mallardan çaldırırsam korkusu yaşadı.
            6 ay sonra babası, bu çocuğu tek başına Demirci pazarına gönderir. Paketleri açarken, gözyaşları akıttığı tere karışır. 10 yıl seyyarcılık yapar. Bu sayede insan tanır, örf öğrenir, ticaretin sırlarına vakıf olur.
            Onun başarı hikâyesinde, eşi Hekmet Hanımın ayrı bir yeri vardır. Fedakâr, kucaklayıcı, yapıcı bir eş olarak, bu devasa mimarinin temel harcı olmuştur.
            Ahmet Aykanat kimdir?
            Bence; paradan önce, insan kazanmayı bilen bir ticaret ustasıdır. Hangi kitapta yazar, hangi okulda dersi verilir? Yazılmamış, ders konusu olmamış bir hikâyedir bu. Yanarak, pişerek, tanıyarak hayata geçirilen bir hikâye.
            Gitmediği düğün dernek, sünnet, mevlit yoktur. Adımlamadığı köy, bayır dam kalmamıştır.
            İdare eder, yardımcı olur, mesele çözer, kollar ve korur.
            Onunkisi aslında, tarifi zor olan bir beceri ve ustalıktır. Ailenin asırlık geleneğini, üç oğluna da şırınga etmek başka nasıl tarif edilir? Sanki bir makineden çıkmış gibi. Kulalı Şerif Ali’nin açtığı bu çığır, oğlu, torunları, torunlarının çocukları ile bir asra merdiven dayamıştır.
            Vakit geldi, süre tamamlandı. Allah onu eceli müsemmasına kadar yaşattı. Bir devasa eseri, bir ticari mimariyi çocuklarına miras bırakarak aramızdan ayrıldı.
            Allah gani gani rahmet eylesin. Ailesine, dostlarına, sevenlerine sabır versin…