Gördes'te Hayvancılık Ne Durumda?
İlçemizde hayvancılıkta yaşanan gelişmeleri mercek altına aldık.
24 Ekim 2022 - 12:06 - Güncelleme: 24 Ekim 2022 - 12:09
Uzun yıllardır ilçemizde hayvancılık, hızla gelişen, üretim kapasitesi yükselen önemli bir sektör olarak dikkat çekti. Ancak Kurban bayramı öncesinde başlayan ve akabinde hızlanan olumsuz gelişmeler, kaygı verici bir atmosfer yarattı.
Bazı büyükbaş hayvan çiftliklerinin kapanması, bazı sürü sahiplerinin hayvancılıktan vazgeçmesi göze battı. Bu gelişmeler, “Gördes’te Hayvancılık Ne Durumda” sorusunu sormamıza neden oldu.
Geniş çaplı bir araştırma yaptık. Kapanan çiftlik sahipleriyle, sürü hayvancılığından vazgeçenlerle, veterinerlerle ve ilgili kim varsa bilgisine başvurduk. Ortalama son 5 yılın, Gördes hayvancılığını masaya yatırdık.
2016 yılında ilçemizdeki büyükbaş hayvan sayısı, yaklaşık olarak 17 bin civarındaydı. Bugün bu rakam, yaklaşık 14 bin civarına düşmüş durumda. Hızlı gelişen bu sektör, ne oldu da bu zaman diliminde gerilemeye başladı.
Maliyetlerdeki aşırı artışlar, bu geri gidişte önemli rol oynamış. Büyükbaş hayvancılıkta maliyet giderlerinin %95’i yem, %5’i ilaç ve geri kalanı sair giderlerden oluşuyor. Yem fiyatlarındaki aşırı artışlar kadar, yem bitkilerinin üretimindeki yüksek maliyette üreticiyi sıkıntıya sokmuş. Özellikle silajlık mısır üretiminde; elektrik, tohum, gübre, ilaç maliyetleri dayanılmaz bir hal almış. Desteklemelerde, bu duruma çare olamamış.
Büyükbaş hayvanda kilo ile kesimde, bugün fiyat 90TL civarında seyrediyor. Ancak kasaplarda aynı et, 140-150TL arasında satılıyor. Üretici bu çarpıklığa bir anlam veremiyor.
Özellikle süt inekçiliğinde, daha sıkıntılı bir durum var. Üretici bu sıkıntıyı şöyle ifade ediyor: “Sütçüye borcu olmayan üretici bulamazsın.” Peki, neden böyle? İşin özeti şu, süt piyasasında büyük bir tekelleşme var. Üretici 1lt sütü 7TL+ Devlet desteği üzerinden satabiliyor. Aynı süt marketlerde, litre fiyatı 16-18TL üzerinden satılıyor.
Bu gelişmeler üreticiyi hayvancılıktan soğutmuş. Son üç yıldır, hızlı biçimde inekler kesime gönderiliyormuş. Hem inek sayısının azalması, hem bazı üreticilerin vazgeçmesi sonucu, ilçemizdeki büyükbaş hayvan sayısı ciddi bir biçimde azalmış.
Küçükbaş hayvancılıkta da benzer bir tablo var.
2016 yılında, ilçemizdeki küçükbaş hayvan sayısı yaklaşık 36000. Bugün bu sayı 33000’e düşmüş. Özellikle koyuncular daha bir dertli. İşi bırakanlar var. Zoraki devam edenler var.
Sürü sahiplerinin verdiği rakamlar, son derece ilginç. Bir koyun sezonda en az 3 torba yem tüketmek zorunda. Yemin torba fiyatı 350-400TL arasında değişiyor. Koyuncuları çaresizliğe sürükleyen şöyle bir tablo var. Bugün bir koyunun fiyatı 800-900TL arasında değişiyor. Yani bir koyunun fiyatı, üç torba yem parası bile etmiyor. Bir kuzu ise sezonda en az 2,5 torba yem tüketiyor. Sair maliyetler ve emek işin içine katılınca, kuzu üretiminde de üretici aradığını bulamıyor.
Küçükbaş hayvan üreticileri, Kurbanda hayal kırıklığı yaşamış. Malların büyük bölümü elde kalmış. Bayram sonrası üreticilerden bazıları işi bırakmış, bazıları sürülerini satmak zorunda kalmış.
Netice itibarıyla, Gördes hayvancılığı eski ahenginde değil. Hem hayvan sayısı, hem üretim kapasitesi bakımından bir geriye gidiş söz konusu…
Bazı büyükbaş hayvan çiftliklerinin kapanması, bazı sürü sahiplerinin hayvancılıktan vazgeçmesi göze battı. Bu gelişmeler, “Gördes’te Hayvancılık Ne Durumda” sorusunu sormamıza neden oldu.
Geniş çaplı bir araştırma yaptık. Kapanan çiftlik sahipleriyle, sürü hayvancılığından vazgeçenlerle, veterinerlerle ve ilgili kim varsa bilgisine başvurduk. Ortalama son 5 yılın, Gördes hayvancılığını masaya yatırdık.
2016 yılında ilçemizdeki büyükbaş hayvan sayısı, yaklaşık olarak 17 bin civarındaydı. Bugün bu rakam, yaklaşık 14 bin civarına düşmüş durumda. Hızlı gelişen bu sektör, ne oldu da bu zaman diliminde gerilemeye başladı.
Maliyetlerdeki aşırı artışlar, bu geri gidişte önemli rol oynamış. Büyükbaş hayvancılıkta maliyet giderlerinin %95’i yem, %5’i ilaç ve geri kalanı sair giderlerden oluşuyor. Yem fiyatlarındaki aşırı artışlar kadar, yem bitkilerinin üretimindeki yüksek maliyette üreticiyi sıkıntıya sokmuş. Özellikle silajlık mısır üretiminde; elektrik, tohum, gübre, ilaç maliyetleri dayanılmaz bir hal almış. Desteklemelerde, bu duruma çare olamamış.
Büyükbaş hayvanda kilo ile kesimde, bugün fiyat 90TL civarında seyrediyor. Ancak kasaplarda aynı et, 140-150TL arasında satılıyor. Üretici bu çarpıklığa bir anlam veremiyor.
Özellikle süt inekçiliğinde, daha sıkıntılı bir durum var. Üretici bu sıkıntıyı şöyle ifade ediyor: “Sütçüye borcu olmayan üretici bulamazsın.” Peki, neden böyle? İşin özeti şu, süt piyasasında büyük bir tekelleşme var. Üretici 1lt sütü 7TL+ Devlet desteği üzerinden satabiliyor. Aynı süt marketlerde, litre fiyatı 16-18TL üzerinden satılıyor.
Bu gelişmeler üreticiyi hayvancılıktan soğutmuş. Son üç yıldır, hızlı biçimde inekler kesime gönderiliyormuş. Hem inek sayısının azalması, hem bazı üreticilerin vazgeçmesi sonucu, ilçemizdeki büyükbaş hayvan sayısı ciddi bir biçimde azalmış.
Küçükbaş hayvancılıkta da benzer bir tablo var.
2016 yılında, ilçemizdeki küçükbaş hayvan sayısı yaklaşık 36000. Bugün bu sayı 33000’e düşmüş. Özellikle koyuncular daha bir dertli. İşi bırakanlar var. Zoraki devam edenler var.
Sürü sahiplerinin verdiği rakamlar, son derece ilginç. Bir koyun sezonda en az 3 torba yem tüketmek zorunda. Yemin torba fiyatı 350-400TL arasında değişiyor. Koyuncuları çaresizliğe sürükleyen şöyle bir tablo var. Bugün bir koyunun fiyatı 800-900TL arasında değişiyor. Yani bir koyunun fiyatı, üç torba yem parası bile etmiyor. Bir kuzu ise sezonda en az 2,5 torba yem tüketiyor. Sair maliyetler ve emek işin içine katılınca, kuzu üretiminde de üretici aradığını bulamıyor.
Küçükbaş hayvan üreticileri, Kurbanda hayal kırıklığı yaşamış. Malların büyük bölümü elde kalmış. Bayram sonrası üreticilerden bazıları işi bırakmış, bazıları sürülerini satmak zorunda kalmış.
Netice itibarıyla, Gördes hayvancılığı eski ahenginde değil. Hem hayvan sayısı, hem üretim kapasitesi bakımından bir geriye gidiş söz konusu…
Bu haber 1365 defa okunmuştur.
YORUMLAR