Kazım GERMİYANOĞLU

Kazım GERMİYANOĞLU

kgermiyanoglu@hotmail.com

Tarihin Barışmaz Düşmanları

10 Temmuz 2015 - 16:59

Bugün hedef ve eylem birliği içinde bulunan birçok millet, hakikatte birbirinin azılı rakibi ve barışmaz düşmanıdırlar.
            Tarihe şöyle bir göz atmamız, bunu görmemiz için kâfidir.
            Bu milletleri bir araya getiren sebep; ortak düşman olarak belledikleri İslâm'ı imha ve Müslümanları ezme ve yok etme gaye ve planlarıdır.    
Yahudiler, tarihleri boyunca Hristiyanların boy hedefi olmuşlar, sürekli aşağılanarak zulüm görmüşler ve büyük katliamlara maruz kalmışlardır.
Avrupa'nın bir köşesinde İspanya'da; Katolik Hristiyanlarca baskı altında tutulan ve zorla Hristiyanlaştırılmaya çalışılan, bunun için de Engizisyon Mahkemeleri'nde yargılanıp zindanlara atılan, vahşi hayvanlara parçalattırılıp ateşlerde yakılan Musevîler (Yahudiler), çareyi dağlara ve mağaralara sığınmakta bulmuşlar, şehir hayatından uzak ilkel bir yaşantı sürmek mecburiyetinde kalmışlardır. Bu durum yüzyıllar boyunca devam etmiş ve Hristiyanların zulüm ve işkenceleri altında inim inim inlemişlerdir. Ta ki, İspanya Müslüman Araplar tarafından fethedilip Endülüs oluncaya kadar.
            700'lü yıllarda önce Tarık Bin Ziyad ve sonra Musa Bin Nusayr kumandasındaki İslâm ordularının, İspanya'ya çıkıp baştanbaşa fethetmeleri ve zalim Katolikleri Fransa'ya doğru sürüp atmaları neticesinde, İspanya Yahudileri rahat bir nefes alabilmişlerdir. Tıpkı Ortodoks Hristiyan Bizans'ın zulmü ve baskısı altında Anadolu'da dağlara ve mağaralara sığınan Ermenilerin, Müslüman Türklerin Bizans'ı yenip Anadolu'yu fethetmeleriyle rahat bir nefes alabildikleri gibi.
            1071 Malazgirt Zaferi'yle; Bizans'ın paslı kilidini kırarak Anadolu'ya giren ve Anadolu'yu baştan başa fethederek zalim Bizans'ın zulmüne son veren Selçuklu Türkleri, Ortodoks Hristiyan Bizans Tekfurlarının zulmü altında inim inim inleyen başta Apostolik-Gregoryen Hristiyan Ermeniler ve Katolik-Monofizist Hristiyan Gürcüler olmak üzere Marunî-Katolik Hristiyan Süryaniler ve daha birçok farklı Hristiyanlık mezhebine mensup toplulukları, zalim Ortodoks Bizans (Yunan) baskısından kurtararak insanca bir hayat sürmelerine imkân sağlamışlardır.
            Aynı vahşeti, 1204 yılında IV. Haçlı Seferinde Avrupalı Katolik Hristiyanlar, Ortodoks Hristiyan Bizans'ın başkenti Konstantinopolis (İstanbul)'i işgal edip yakıp yıkarak, ırza geçerek, kadın çocuk demeden katlederek, kiliselere girip Ortodoks Hristiyan azizlerine ait ikonaları parçalayarak kendilerine yakışır bir şekilde göstermişlerdir. Bu işgal sonunda, Bizans İmparatorluk sülalesi İstanbul'u terk etmiş ve İznik şehrine kaçarak canlarını zor kurtarabilmişlerdir. İstanbul'da Katolik Hristiyanlarca bir Latin Krallığı kurulmuş ve 57 yıl Ortodoks Bizans halkı, Katolik Hristiyanların horlayan zalim yönetimleri altında sürekli bir kurtarıcı beklemişlerdir.
Nihayet 1261 yılında Müslüman Selçuklu Türklerinin Katolik Hristiyan Avrupalıları Konstantinopolis (İstanbul)'den kovmalarıyla İznik'te bulunan Bizans İmparator sülalesi Komnenler tekrar İstanbul'a dönerek Bizans İmparatorluğunu devam ettirebilmişlerdir. Ancak, Ortodoks Bizans halkı aradan yıllar geçse de Avrupalı Hristiyanların yaşattığı bu vahşeti asla unutmamışlardır. Nitekim 1453 yılına gelindiğinde Katolik Avrupa ile Müslüman Türkler arasında bir tercih yapma durumunda kalan Bizans halkının önderi olarak Başbakan Prens Notaras; ' Ben Konstantinopolis'te Latin külahı görmektense, Türk sarığı görmeyi tercih ederim.' Diyerek Bizans halkının iradesine tercüman olmuştur.
            Hristiyanların kendi aralarındaki düşmanlıkları ve Yahudilerle olan düşmanlıkları bu kadarla sınırlı değil tabi. Avrupa'da 30 yıl savaşları, Amerika'da Kuzey- Güney savaşları, Katolik- Protestan,  İngiliz- Amerikan, Angıl- Cermen, Frank- Cermen, Roma- Hellen, Avrupa-Rusya vs. savaşlarını ve son asırda yaşadığımız II. Dünya Harbi'ni ve Almanya'da Hitler tarafından uygulanan Yahudi soykırımını da unutmamamız gerekir elbette.
            1492 yılında, İspanya'da son Endülüs Emirliği olan Gırnata Devleti'nin de İspanyolların eline geçmesiyle Müslümanlarla birlikte Yahudilerin uğradığı vahşi soykırım, tarih kitaplarının bir köşesinde okunmayı beklemektedir.
            Bakmayın bugün siz onların bir gün ittifak bir gün koalisyon adı altında sahte barış, özgürlük ve yeni dünya düzeni mavallarıyla mazlum insanların üzerlerine bomba yağdırıp yerlerinden yurtlarından ederek, oralarda kendilerine maşalık yapacak yeni devlet oluşumları için çaba göstermelerine'  Bu dünya, böyle ikiyüzlü sahte dost ilişkilerine çok sahne oldu. Çok değil, kısa bir zaman sonra tarihin bu barışmaz düşmanları tekrar karşı karşıya gelecek ve bugün akıttıkları mazlum Müslüman kanları onların cehennemi olacaktır.

Bu yazı 1386 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum